GÜNÜMÜZÜN EN POPÜLER MESLEKLERİ NELERDİR?

Günümüzün en çok kazandıran en popüler meslekleri şunlardır:

*Bilgisayar Mühendisliği
*Endüstri Mühendisliği
*Elektrik-Elektronik Mühendisliği
*Reklamcılık
*Makina Mühendisliği
*Uluslararası Finans
*Yazılım Mühendisliği
*Moleküler Biyoloji
*Psikoloji-Psikiyatri
*Doktor Asistanlığı

GÜNEŞ NEDEN SARI REKLİDİR?

 

    Gunesle bizim aramizdaki atmosfer katmaninin en ince oldugu zaman gunesin tam tepede oldugu zamandir. Gunesteteki mavi rengin atmosfere en az takildigi bu zaman diliminde Gunes neredeyse beyaz gorunur. Saatler ilerledikce, once sari, sonra turuncu ve daha sonrada kirmizi renkte gorulmesinin sebebi ise Gunes ışıgının bize ulasirken once mavi, sonra yesil renginin daha kalin atmosfer tabakasina takilmasidir. Mor, mavi ve yesil tonlarinin filtrelendigi "beyaz renk"li Gunes kırmızıya yakin renkte gorulur.

GÖZ SEYİRMESİ NEDEN OLUŞUR?

     Bunun tam bir açıklaması hala yapılmamıştır ancak neden olan şeyler arasında yorgunluk, stres ve heyecan gösterilmektedir.

GÖZ ALTI MORLUKLARI NASIL OLUŞUR? NASIL GİDERİLİR?

     Göz altı morlukları dönemsel veya kronik olabilir. Dönemsel gözaltı morluklarının pek çok nedeni vardır. Yorgunluk, uykusuzluk , allerjik durumlar, güneş ışığı bu nedenlerden bazıları. Dönemsel gözaltı morluklarını gidermek için öncelikle nedenleri ortadan kaldırmak gerekir, Bol su içmek, uykuya ve dinlenmeye önem vermek, aşırı güneş ışınlarından uzak durmak, uygun göz altı kremleri kullanmak çözüm olabilir.

GOOGLE İSMİ NEREDEN GELİYOR?

     “Googol”, 1 rakamından sonra 100 adet sıfırdan oluşan matematiksel terimdir. Terim, Amerikan matematikçi Edward Kasner’in yeğeni Milton Sirotta tarafından bulunmuş ve Kasner ve James Newman'ın yazdığı "Matematik ve Hayal Gücü" kitabında popülerleşmiştir. Google’ın terim üzerindeki oyunu, şirketin web üzerindeki uçsuz bucaksız bilgiyi düzenleme misyonunun da bir yansımasıdır.

GÖK GÜRÜLTÜSÜNÜN NEDENİ NEDİR? NEDEN ŞİMŞEK ÇAKAR?

     Gök gürültüsü şimşek kanalının çevresindeki havanın bir anda ısınmasından kaynaklanır. Bunun sonucunda hava ses üstü hızla genleşir ama birkaç metre sonra şok dalgası normal bir ses dalgasına dönüşür. Ses dalgaları daha sonra ortamdaki hava ve yüzey şekillerince biçimlenir ve gök gürültüsü oluşur.

GRİPKEN NEDEN HAŞURURUZ?

     Üst solunum yollarımızdaki epitel hücrelerini işgal eden grip virüslerine karşı vücudumuz tepki olarak mukus salgısını arttırır ve böylece virüslerin atılmasını sağlamaya çalışır. Onun için burun akar ve hapşururuz.

GEOİD NE DEMEKTİR?

     Yer’in şeklinin oluşmasında yerçekimi ve merkezkaç kuvvetinin yanında, yer yapısını oluşturan çeşitli özelliklere sahip maddelerin de etkisi vardır. Yer’in deniz yüzeyinden yüksekte olan kısımlarının atılması ve denizden alçak olan çukurların dikkate alınmaması ile meydana gelen bu şekle Geoid (yerimsi) denir. Geoid şeklinin temel özelliği; Ekvator’da şişkin kutuplardan basık, ancak genel anlamda yuvarlak olmasıdır.

GENÇ OSMAN'IN SIR DOLU HAYAT HİKAYESİ NASILDIR?

     Sultan Genç Osman, 3 Kasım 1604 yılında İstanbul'da dünyaya geldi. Babası Birinci Ahmed, annesi Mahfiruz Haseki Sultandır. Mahfiruz Haseki Sultan Rum'dur. Sultan Genç Osman 14 yaşında iken, amcası Sultan Birinci Mustafa'nın tahttan indirilmesi üzerine Osmanlı tahtına oturdu. Annesi onun yetişmesi için çok titiz davrandı. Sultan Genç Osman iyi bir terbiye ve tahsil gördü. Arapça, Farşça, Latince, Yunanca ve İtalyanca gibi doğu ve batı dillerini klasiklerinden tercüme yapabilecek kadar güzel öğrendi. Çok güzel bir yüzü olan Genç Osman, zeki, enerjik, atılgan, cesur ve gözü pek bir padişahtı.

     Sultan Genç Osman, Fatih Sultan Mehmed devrine kadar yapıldığı gibi saray dışından, Şeyhülislam Es'ad Efendinin ve Pertev Paşa'nın kızları ile evlendi. Yavuz Sultan Selim devrinden itibaren padişah saray dışından evlenmediği için bu davranış önemli bir değişiklik oldu. Kendisine planlarını uygulayacak bir sadrazam bulamadı.

     Tarihte eşine az rastlanır bir şekilde tahtan indirilerek, Yedikule zindanlarında boğularak şehit edilen Sultan Genç Osman, babası Sultan Birinci Ahmed'in Sultanahmed Camii'nin yanındaki türbesine defnedildi. Tahta çıkar çıkmaz devlet erkanı içindeki üst düzey yetkilileri değiştiren, müderris ve kadıların atanma yetkilerini şeyhülislamdan alan Sultan Genç Osman çok yenilikçi bir padişahtı.

GÜNEŞ BATARKEN NEDEN KIZIL RENK ALIR?

     Bu ışığın atmosferden geçerken uğradığı kırılmayla ilgili bir olay. Güneş yatay konumda batarken ışınların atmosferde aldıkları yol daha fazla olacaktır. Bunun yüzünden ışınlar kırılacak ve geriye sadece kırmızı ışık kalacaktır. Yani ışınlar fazla kırılmaya uğradıkları için kırmızıya kayma olmuştur. Aynı şekilde gökyüzünde bu yüzden mavidir. Güneş dik açıyla gelirken en az yolu kat eder ve mavi ışık daha baskın olarak gözükür.

GÜNDÜZ YILDIZLARI NEDEN GÖREMEYİZ?

 

    Güneş ışınları etrafı o kadar aydınlatırki yıldızlar tarafından yayılan ışıkları seçemeyiz.

GÖKYÜZÜ NEDEN MAVİDİR?

      Bilindiği gibi Güneş'in yaydığı spektrum süreklidir, yani her frekansta elektromanyetik dalga içerir. Bu dalgalar atmosfere ulaşınca atmosferdeki gazlar tarafından saçılırlar. Burada en fazla saçılan frekans mavi ve civarıdır. Gökyüzüne baktığınızda Güneş’ten geldikten sonra saçılan ışığı gördüğümüz için, ve bu ışık daha çok mavi içerdiği için gökyüzünü mavi görüyoruz.
Atmosferdeki toz, nem ve diğer etkenlerden dolayı ışığın saçılma miktarı değiştiği içinde, bu maviyi değişik tonlarda görüyoruz.

GECE NEDEN KARANLIKTIR?

     Bu soruyu her kime sorarsak soralim bize "Bir cismin diger bir cismi aydinlatabilmesi için isinlarinin ona çarpmasi ve yansimasi gerekir.Gece Günes olmadigi için karanlik görünür." yanitini verirler. 

     Ancak cevap bu kadar basit degildir.Evrende isik veren sadece Günes degildir.Ayni,hatta çok daha fazla isik kaynagi sonsuz sayida yildiz vardir.Tüm bu yildizlardan gelen toplam isinimin gökyüzünü aydinlatmasi,en azindan gökte nokta gibi parildayan yildizlarin aralarinin aydinlik olmasi gerekmez mi? Sonsuz sayidaki galaksilerde isik saçan sonsuz sayida yildiz ve sinirsiz bir evren varken niçin gökyüzü hala karanlik?

     Bu bilim tarhindeki en büyük paradokslardan biridir.Yüzyilllarca insanlarin kafalarini yoran bu bilimsel çikmaz,1823 yilinda Alman fizikçi Heinrich Olbers tarafindan ortaya atildigi için "Olbers paradoksu"olarak adlandirilir.

     Bu paradoksa bir çok cevap verildi.Sasirtici ama Olbers paradoksuna ilk dogru yaklasim bir gökbilimciden degil,Amerika'li bir sair ve yazardan geldi.Bu kisi,eserlerinde korku ve dogaüstü konularini islemesiyle taninmis Edgar Allan Poe'ydu.Karanlik poe'nun çalismalarinin ana konusuydu.

     Evren bilimci Edward Harrison ölümünden bir yil önce,1848 yilinda yazdigi "Eureka"adli bir denemesinde çözdügünü fark eden ilk kisi oldu. Poe Olbers paradoksunu denemesinde söyle anlatiyor:

     "Yildizlarin sayisi sonsuz olsaydi,gökyüzünün her yani esit derecede parlak,yani gökyüzünün her noktasinda bir yildiz olurdu.Oysa gökyüzüne teleskopla baktigimizda hiç bir isigin gelmedigi bos yerler görebiliyoruz.Bu,bölgeler henüz hiç bir isigin bize ulasmadigi yerlerdir."

     Kisacasi Poe'nun söylemek istedigi uzaktaki yildizlarin gecemizi aydinlatmayisinin nedeni,isiklarinin henüz bize ulasacak kadar zaman geçmemis olmasidir.Artik bütün gökbilimciler evrenin yasinin çok genç olmasi sebebiyle gökyüzünün karanlik oldugu konusunda ayni düçünceyi paylasiyorlar.

     Evrenin yasindan daha uzak mesafeleri göremeyiz.Evrenin yasini yaklasik olarak 13 milyar isik yili oldugunu varsayarsak,13 miyar isik yilindan daha daha uzaktaki yildizlari görremeyiz.Karanlik gökyüzü,bir bakima evrenin belli bir süre önce yaratildigina kanit olusturuyor.

GOOGLE'IN TÜM SERVİSLERİ NELERDİR?

• Google Notebook
• Google Docs & Spreadsheets
• Google Video
• Personalized Search
• iGoogle
• Google Maps
• Google Scholar
• Google SMS (US)
• Google Desktop 
• Google Groups 2 
• Web Alerts 
• Search by Location 
• Google Glossary 
• Google News Alerts

GÜNEŞ ENERJİSİNİ NERDEN ALIYOR? NASIL TÜKENMİYOR?

     Uzayda en bol bulunan hidrojenin helyuma dönüşmesiyle gerçekleşir.''Güneş % 75 hidrojen, % 20 helyum ve % 5 de diğer elementlerden oluşur. Güneşte hidrojenin helyuma dönüşmesi sırasında (füzyon - erime birleşme) büyük bir enerji ortaya çıkar. Saniyede 600 milyon ton hidrojen helyuma dönüşür. Bu dönüşme sürekli devam eder.

GÜNEŞ TENİMİZİ KARARTIRKEN SAÇIMIZIN RENGİNİ NASIL AÇAR?

     Güneş ışığı içerisinde mor ötesi ışınlar barındırır.Mor ötesi (ultra-viole) ışınlar kısa dalga boyuna sahip şiddetli ışınlar oldukları için kısmen zararlıdır diyebilir. Yazları ülkemizin konumu güneşe göre daha bir açıkta oldugu için tenimize düşen güneş ışınlarının sayısı ve şiddeti artar böylece mor ötesi ışınların da sayısı ve şiddeti artmış olur.Tenimizle etkileşen bu mor otesi ışınlar yavaş yanma adı verilen bir tür fiziko kimyasal yanma meydana getirirler. Havanın sıcak olması sebebiyle tenin sussuz kalması yanma süreci icin daha uygun bir ortam olusturur. Tenimiz yazın bu yüzden bronzlasır. Sac rengimizin acılmasına gelince; aslında buna güneş ışınları direkt etken degildir. Yazın bütün vücudumuz olagandan cok daha fazla susuz kaldıgı için ve yüksek sıcaklıklarda enzimler bozulmaya ugradıgı için saclarımız güçsüzleşerek kök hücrelerindeki üretim azalır veya bozulur. Bu yüzden saçlarımızın rengi farklılaşır. Aynı etkiyi sacınız ve kök hücrelerini herhangi baska bir yolla deforme ettiğinizde de görebilirsiniz.

DÜNYADAKİ İLK KÜTÜPHANE NEREDEDİR?

     Nivie'de İ.Ö. 626 tarihinde kurulan Asur Bani Pal kitaplığı ilk kütüphane sayılır.Daha sonra Ozymandias Teb'te dinsel yazılar için ayrı bir kitaplık daha kurulmuştur:bu kitaplığın 20.000'den çok papirus tomarı bulunduğu sanılmaktadır.

SARILIK NEDİR? SARILIĞIN BELİRTİLERİ NELERDİR?

     Sarılık (hepatit), kandaki bilirubin düzeyinin artması sonucu deri, göz ve mukozaların sarı renk alması durumudur. Bir belirti (semptom) olup çeşitli nedenlerden kaynaklanabilir; tek bir hastalığa işaret etmez. Hepatit bir anlamda karaciğerin iltihabıdır. Hepatitlerin çoğu virüslere bağlı olmakla beraber ilaçlar, toksik maddeler, radyasyon, bağışıklık sistemindeki bozukluklar gibi farklı nedenlere de bağlı olabilir.

     Halk arasında, viral hepatitle, sarılık karıştırılır ve her sarılık "viral hepatit" zannedilir. Halbuki sarılık bir hastalık değil belirtidir. Birçok hastalık, sarılık belirtilerine neden olabilir. Örneğin, ana safra kanallarında taş olması sarılığa neden olabilir. Ancak viral hepatitle hiçbir ilgisi yoktur ve bulaşmaz. Yeni doğanlarda rastlanan sarılığın da "viral hepatit"le bir ilgisi yoktur ve bulaşmaz.

5N 1K NEDİR?

5n 1k haberciliğin temelidir.

5N;
-ne
-ne zaman
-nerede
-neden
-nasıl

1K da
-kim

demektir.

FOTOĞRAFLARDA GÖZLER NEDEN KIRMIZI ÇIKAR?

     Göz bebeğiniz büyükken flaş ışığı geldiğinde gözün arkasındaki ağ tabakasını da aydınlatır ki burada damarlar vardır ve kırmızıdır, buradan yansıyan ışıklar da objektifle flaş arasındaki mesafe kısa olduğundan direk olarak objektife gelir, gözler de kırmızı görünür.

    SLR makinelerde flaşla objektif arası uzaklık fazla olduğundan genelde bu olmaz.

    Çekimden önce parlak bir yere baktıysanız ve göz bebekleriniz küçüldüyse de bu sorunu yaşamazsınız. Zaten dijital makinelerdeki kırmızı göz önleyici modda da flaş asıl çekimden önce de bir kez yanarak göz bebeklerinizi küçültür.

SİVRİSİNEKLER İNSANI NİÇİN VE NASIL SOKAR?

     Sivrisineklerin yaşamak için glikoz ve proteine ihtiyacı vardır. Bunu bitkilerden (özsularından) de elde edebilirler ancak dişi sivrisinekler yumurta ürettikleri için kanla da beslenmek zorundadırlar.

     Sivrisinek cilde en yakın olan damarı tespit ettikten sonra alt ve üst çene yardımıyla deriyi derinlemesine keserler. Kesici bıçaklardan akıtılan sıvı dokuları uyuştururken aynı zamanda kanın pıhtılaşmasını engelleyerek kanın dişi sivrisineğin karnına doluşunu devam ettirir ve başının içi, tümüyle kaslarla kaplıdır. Buradaki kaslar kasılıp gevşediklerinde sineğin borusunun iki ucu arasında 1-2 atmosferlik basınç farkı oluşur ve kan saniyede 5 metrelik bir hızla yükselmeye ve karnına dolmaya başlar.

TIRNAK YEME ALIŞKANLIĞIMDAN NASIL KURTULABİLİRİM?

      Bu tamamen iradeye dayalı bir problem. Öncelikle tırnak yemenin kötü bir alışkanlık olduğuna kendinizi inandırmalısınız. Bir de eczanelerde ve kozmetik ürünler satan mağazalarda satılan bazı ürünler var, oje gibi sürülüyor ve tadı acı olduğu için tırnak yemenizi engelliyor.

HİNTLİLER YILAN OYNATIRKEN YILAN ONLARI NEDEN SOKMAZ?

     Yılanlar sürekli gördüklerini sokma eğiliminde değildirler, avlanırken ve kendilerini tehdit altında hissettikleri zaman ısırırlar. Yılan oynatanlar yılanları kendilerine alıştırmış olduklarından yılan onları tehdit olarak görmez ve sokmaz ama yine de biz görmezken bazı yılan oynatıcıları yılan sokmuş olabilir bilemeyiz.

POS MAKİNASI NEDİR? POS MAKİNASININ KULLANIM AMACI NEDİR?

     Kredi kartı ile alışveriş yapılabilmesini sağlamaktır. İnternete bağlanmış olan POS cihazı kart numarasını ve alışveriş miktarını bankaya yollar banka da limit uygunsa olumlu cevap verir limitten bu miktarı eksiltir.

HOMO SAPİENS NE DEMEK?

     Homo sapiens insan demektir. Yani günümüz insanıdır. Homo sapiens (insan) türünün üçlü isimlendirilmiş alt türlerinden birisi, modern insan. Homo sapiensin soyu tükenmemiş tek alt türüdür. 1997'de keşfedilen yakın akrabası Homo sapiens idaltu, yaklaşık 160.000 yıl önce Afrika'da yaşamıştır.

     Homo sapiens sapiens, "düşündüğünün üstüne düşünebilen insan" demektir . Bu düşünceyi ortaya ilk Rene Descartes atmıştır. Günümüz modern insanı bu alt türe mensuptur ancak çoğunlukla sadece Homo sapiens olarak anılır.

ETNİK YAPI NEDİR? NE ANLAMA GELİR?

     

     Her toplum çeşitli toplulukların bir araya gelmesinden oluşmuş sosyal bir yapıdır. Bir topluluğun en küçük birimi anne-baba ve çocuklardan oluşan çekirdek ailedir. Bu çekirdek ailelerin bir araya gelmesindense topluluklar oluşur. Topluluklar belli bir coğrafi alan içerisinde belli bir ekonomik ilişkiyle ve kendi oluşturdukları kültürel değerlerle yaşamlarını sürdürürler. Bu toplulukların diğer topluluklarla olan ilişkileri zaman içerisinde gelişerek toplumları oluşturur. Toplumların biraraya gelmesindense en genel anlamıyla devletler diyebileceğimiz sosyal ve siyasi organizasyonlar meydana gelir. 

    

    Etnik yapı bu sosyal ve siyasi organizasyonu oluşturan toplulukların sahip oldukları toplumsal ve kültürel değerlere göre ayrılmasından oluşan topluluk yapısına verilen isimdir. Bir kısım sosyal bilimciler etnik yapı kavramını ırk özelliklerine dayandırırken bir kısmı ise konuşulan dil, sahip olunan kültür değerlerinin ortaklığı veya yaşanan coğrafi yöreye göre sınıflandırmaktadır. 

     Bununla birlikte tanımlanan her etnik yapı kendi içinde de alt birimlere ayrılır , bundan dolayı etnik yapıyla ilgili bir tanım ortaya konabilir ancak etnik yapı toplumları tanımlamak anlamında belirleyici bir özellik taşımaz.

SALAK NEDİR? SALAĞIN SÖZCÜK ANLAMI NEDİR?

    Yaşamda yaptığı davranışlarında kabul edilebilir davranışların dışında davranan,boş konuşan, yanlış hareket eden kişidir.

    TDK ya göre ise:Giyinişinden, konuşma ve davranışlarından seviyesiz, dengesiz ve saf olduğu anlaşılan kimse.

ÇEKEMEMEZLİK NEDİR?

     Her işe karışan, her şeyi soran, kurcalayan bir adam, çoğunlukla başkalarını çekemeyen bir adamdır. Çünkü başkalarının işlerini öğrenme çabası, öğreneceği her ayrıntının kendisini ilgilendirmesinden dolayı değil, olsa olsa başkalarının yaşamını gözlemekten bir oyun tadı duymasındandır. Kendi işine gücüne dalmış bir kimse, çekememezlik duymaya pek fırsat bulamaz, çünkü çekememezlik aylak bir tutkudur; sokaklarda gezer durur, evde oturmaz.

LİKOPENİN NEDİR? RENKLENDİRİCİ MADDE NE DEMEK?

     Likopenin sadece renk verici madde olduğunu düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Çünkü meyve ve sebzelere renk veren karoten ailesinden olan likopen, aynı zamanda vücudumuz için atioksidan görevide yapıyor. Vücudumuz likopen üretmiyor ve sadece doğal besinlerden likopen ihtiyacını karşılayabiliyor. Likopen kuru kayısı, kuşburnu, karpuz, pembe greyfurt ve tropikal meyvelerde bulunsa da likopen bakımından en zengin besin domates ve domates ürünleri. Amerika'da kanserle ilgili yapılan deney ve araştırmalar sonucunda likopenin özellikle akciğer, prostat ve göğüs kanserine karşı koruyucu etkisinin bulunduğu saptanmış.

BUKALEMUNUN ÖZELLİKLERİ NEDİR?

     Bukalemunu ilginç kılan tek özellik, kendi rengi üzerindeki şaşırtıcı hakimiyeti değildir. Bukalemun, onu yırtıcı bir hayvan kılan pek çok yeteneğe de sahiptir. Hareketli gözleriyle avını çok iyi gözleyebilir. Tek başına diğerinden bağımsız hareket edebilen gözleri konik bir kas yapısının içindedir ve böylece 180 derecelik bir açıyla öne, arkaya yada tam aşağıya bakacak şekilde dönebilir. Bukalemun böylece çevredeki böceklerden bir gözünü ayırmazken, diğeriyle de sürekli olarak gelebilecek tehlikeleri koklayarak kendini korur.

BOLAS ÖRÜMCEĞİ NEDİR? ÖZELLİĞİ NEDİR?

    Bolas örümceği ipek gibi bir kemer örer ve bunun sonuna ağır zamk harcından bir ağırlık koyar. Kendi ürettiği bu silahı, bir kovboyun kementi daha sonra öndeki iki çift ayağına alır. Örümceğin ayakları kol görevi görürler. Çevresinde bir güve uçtuğunda örümcek kementini fırlatır.

DAĞ SIÇANLARI KENDİLERİNİ NASIL KORURLAR?

    Dağ sıçanları düşmanlarından korunmak için yuvalarını derinlere yaparlar. Bunun için yuvalarındaki odacıklardan birine çekilerek yuvanın ağzını toprakla kaparlar. Sonra bedenlerini yuvarlayarak bir top halini alır ve derin bir uykuya dalarlar. Dağ sıçanlarının solunumu hemen "durdu" denecek derecede yavaşlar. Sıçanlar diğer hayvanlara göre daha uzun süre kış uykusuna yatar.

SES İLE NELER YAPILABİLİR?

   Ses, havada ve suda dalgalar halinde yayılır ve bu dalgalar herhangi bir cisme çarparsa geri döner. Eğer yeterli bilgi ve teknolojiye sahipseniz, dönen dalgalardan bu cisim hakkında çeşitli bilgiler edinebilirseniz: Dalga kaynağının sizden ne kadar uzakta olduğu olduğu, büyüklüğü ya da ne yöne, hangi hızla hareket ettiği gibi. Ses ve basınç dalgalarını kullanarak objelerin yerini tespit etme teknolojisi 20. yüzyılda geliştirilmiş. Bu teknoloji, her ne kadar savaşta kullanılmak amacıyla geliştirilmişse de, günümüzde batık gemilerin yerlerini belirleme ya da deniz gibi haritaların çıkarılması gibi amaçlarla kullanılmaktadır. Ancak doğadaki canlılar bundan milyonlarca yıl önce, henüz yayılan ses dalgalarını kullanıyor ve bu sayede yaşamlarını sürdürüyorlardı. Bilim insanları da bu canlıları inceleyerek bu sistemleri daha da geliştirmektedir.

KLASİK YAPIT NEDEN ESKİMEZ?

     Klasik yapıt alışılmış, sıradan kalıpların dışında kalır. Eskimezliği, yarına kalırlığı da bundan. Her zaman yeni oluşumundan gelir. Her kuşak bu tür yapıtlarda kendi dönemlerinin havasını bulur. Ondan yeni tatlar alır; yeni duygular, yeni düşünceler kazanır.

FRANCİSCO DE GOYA KİMDİR?

     Francisco de Goya ismi, bugün modern resmin miladı olarak anılıyor. Oysa kendisi, başlangıçta soyluların portrelerinin yapan herhangi bir saray ressamıydı. Nasıl olmuş da resimde bir devrim yaratabilmişti? Sanat tarihçileri bu devrimi, ressamın, kendisini sağır edecek şiddetli bir hastalığa yakalandığı yaşlılık yıllarına bağlıyor. O andan sonra iç dünyasında bambaşka bir hayatın geliştiği söyleniyor.

YAMUK ÇIKAN DİŞLERİMİ NASIL DÜZELTİRİM?

    Doğuştan yamuk çıkan dişer ortodonti yöntemiyle düzeltilir. Diş düzeltme (otrodonti), dişler tamamen dökülmediği sürece her yaşta uygulanabilir.

ÇOCUK HİKAYE KİTAPLARI NEDEN ÇOK RESİMLİDİR?

     Resimli kitaplardaki resimler, metnin daha iyi anlaşılmasını sağlayan ya da metne benzeyen, çizim ya da baskı gibi görsel öğeler olarak tanımlanmaktadır. Çocuk kitaplarının çok satmasında bu kitapların resimli olmasının büyük etkisi vardır. Çocuk kitaplarının resimlendirilmesinde ise görsellik kavramı, bu tanımın daha da dışında bir anlam taşır. Çocuk kitaplarındaki resimler, metindeki kavramların anlaşılmasının yanı sıra amaçlanan anlam bütünlüğünü sağlama görevini de üstlenir. Ayrıca ona yeni yorumlarda ekler.

HD YAYIN NE DEMEK? İLK HD YAYIN NERDE BAŞLADI?

     Amerika'da 1 Ocak 2009'da bir milat yaşandı. Tüm ulusal yayınları HD kalitesinde verilmesiyle eski tüplü televizyonlar tarihe karıştı. Yüksek çözünürlükte yayın sürecine yeni girmiş Türkiye'de de pek çok ürün ileri düzeyde teknolojilerle donatılmış durumda. Ancak geleceğe hazır olamak ve detaylarda boğulmamak için dikkatli olmanız gerekiyor. Son dönemlerde televizyonlar teknolojinin yanı sıra tasarımıyla da göz kamaştırıyor ve bir dekorasyon öğesi olarak değerlendiriliyor.

ÇİNGENE NEDİR? ÇİNGENELERİN ANAVATANI NERESİDİR?

     Dünyada çeşitli ülkelerde yerleşmiş 12 milyonun üzerinde Çingene yaşamaktadır. Bu sayıyı kesin olarak bilmek mümkün değildir; çünkü Çingeneler bulundukları ülkenin vatandaşı olarak ele alınmakta, soylarına ilişkin bir kayıt tutulmamaktadır. Çingenelerin çoğu da çeşitli nedenlerle etnik kökenlerini ortaya koymamaktadır. Çingeneler; kökenleri, bin yıl kadar önce Hindistan'dan kaynaklanan Çingene soyu ve dilleriyle özgün bir etnik azınlıktadır. Kimse, Çingenelerin Hindistan'dan başlayıp Avrupa'ya ve daha ötelere uzanan dolaşımlarının tam nedenini bilememekle birlikte, onların yüzyıllardır dünya üzerinde dağılırken türlü baskılara maruz kaldıkları da bir gerçektir.

THE SİMPSONS - SİMPSONLAR NEDİR?

     Simpsonlar ya da The Simpsons, Matt Groening tarafından yaratılmış bir animasyon dizisidir. Homer, Marge, Mort ve Lisa ve Maggie'den oluşan orta sınıf bir Amerikan ailesi asıl kişiliklerdir. Eser satirik bir komedidir; Amerikan kültürünü ve toplumunu hicvetmektedir. Olaylar Springfield adlı kurgusal bir şehirde geçmektedir. 1987'den beri devam eden dizi dünyanın hemen bütün ülkelerinde bilinmektedir.

YAPRAK DÖKÜMÜNÜN HİKAYESİ NEDİR?

      Bu eserde, bir ailenin çöküşü anlatılır. Romanın asıl kahramanı Ali Rıza Bey, dürüst bir aile reisidir. Bütün yaşamında dürüstlükten ayrılmamıştır. Çocuklarını zamanın kötülüklerinden koruyabilmek için, onları sıkı bir disiplin ve katı bir ahlak prensibiyle yetiştirmiştir. Ama çocukların hayata düşkünlükleri, kızların lüks hayat tutkusu, oğlunun hayatı tanımaması gibi durumlara Ali Rıza Bey dayanamamış ölmüştür.

EN SEVDİĞİNİZ RENK SİZİ İYİLEŞTİRİYOR MU?

     Birçok insan hangi rengi, neden sevdiğini bilmez. Oysaki renkler üzerine yapılan araştırmalar bunun bilinçsiz bir seçim olmadığını gösteriyor. Çünkü renkler hayatımızı baştan aşağı boyarken, sağlığımızdan karakterimize kadar pek çok alanda etkilerini gösteriyor. Farkında olmadan seçtiğimiz renklere aslında bazen sağlığımız için ihtiyaç duyduğumuzdan, bazen de ruh halimizden dolayı başvuruyoruz.

DEPREMİN ŞİDDETİ NASIL ÖLÇÜLÜR?

     Depremin yer yüzeyindeki etkileri depremin şiddeti olarak tanımlanır. Şiddetin ölçüsü, insanların deprem sırasında uykudan uyanmaları, mobilyaların hareket etmesi, bacaların yıkılması ve toplam hasar gibi çeşitli kıstaslar göz önüne alınarak yapılır. Şiddetli tanımlamak için birçok ölçek geliştirilmiştir. Bunlardan en yaygın olarak kullanılanı Değiştirilmiş Mercalli Şiddet Ölçeğidir (Modifed Mercalli (MM) Intensity Scale). Bu ölçek, Romen rakamları ile belirlenen 12 düzeyde oluşur. Hiçbir matematiksel temeli olmayıp bütünü ile gözlemsel bilgilere dayanır.

NEDEN SAATLERİ İLERİ YADA GERİ ALIRIZ?

     Çalışma saatlerinin, günün güneşli bölümüne alınarak gün ışığından daha fazla yararlanılarak elektrik enerjisinin aydınlatmada kullanılan bölümünden tasarruf sağlamak için yapılan saat ayarlamaları kapsamında 30 Ekim'de saatler bir saat geri alınacak. Avrupa ülkeleri ile birlikte hareket edilen yaz saati kış saati uygulaması ile her yıl orta ölçekli bir hidroelektrik santralinin yıllık üretimi kadar tasarruf sağlanıyor. Hesaplamalara göre bu yıl yaz saati uygulaması ile yaklaşık 826 milyon kilovat saatlik tasarruf yapıldığı bildirildi.

DEPREMLER ÖNCEDEN ALGILANABİLİR Mİ?

     Deprem çalışmaları yürüten Fransa bilimsel araştırmalar merkezi, 2 yıl içinde şiddetli 5'ten yüksek, 400 depremi algılayabileceklerini açıkladı. Iyonosfer katında oluşan elektromanyetik dalgalanmalardaki düzensizliklerle depremler arasında ilişki bulunduğu belirleyen bilim adamları, bu eloktromanyetik dalgalanmaların uydu aracılığıyla sürekli ölçülmesi sayesinde depremlerin 2 ila 5 saat öncesinden tahmin edilebileceğini belirtiyor.

İNSANLARI DOĞA NASIL RAHATLATIR?

      Günümüz insanı, yoğun geçen iş yaşamından, kentin kalabalığından ya da stresten uzaklaşmak için doğayla daha fazla baş başa kalma gereksinimi duymaya başladı. Çağımızdaki gelişmeler de insanların daha bilinçli olmasını sağladı, bunun sonunda doğaya gösterilen ilgi arttı. Dolayısıyla beslenme alışkanlıkları değişti. artık birçok evin mutfağına doğal besinler yer amaya başladı. Piyasada çeşit çeşit bitkilerden elde edilen çayların çoğalması da doğal yollarla beslenmeye önem verdiğinin bir göstergesidir.

ZAMANI NASIL İYİ KULLANIRIM?

     Zamanı iyi kullanmak herkesin, öğrencilerin , araştırma görevlilerinin, iş adamlarının öncelikle öğrenmesi gereken özelliklerden biridir. Sunucular, doktorlar zamanı en iyi şekilde kullanırlar. Bu özelliği kazanmak bir iç disiplin işi, kendi kendini kontrol etme, yapılacak işle ilgili bir planlama yapma işidir. Kendini kontrol eden insanlar, ara sokaklara sapmaz, belirlediği yolda doğrusal ilerler. Duygularını, arzularını kontrol altına tutan insan yapacağı işe odaklanarak zaman kaybını da önler.

BİLİNÇSİZ ANTİBİYOTİK KULLANMANIN ZARARLARI NELERDİR?

    Bilinçsiz antibiyotik kullanımı bakterilerin direnç kazanmasına neden oluyor. Uzmanlar bunun önüne geçebilmek için her şikayette antibiyotik kullanılmasını ve doktora başvurulmasını öneriyor. Ne kadar çok antibiyotik alınırsa bakteri o kadar güçleniyor. Ayrıca uzmanlar viral enfeksiyonlarda antibiyotiğin işe yaramayacağını da belirtiyor. Uzun vadede toplum genelinde zararlara da yol açabilecek yanlış antibiyotik kullanımını engellemek gerekiyor.

URLA NEDİR? NERESİDİR?

     Girintili çıkıntılı koyların ortasında bulunan urla , kimi ege ve Marmara kasabaları gibi denizden birkaç km içeride kurulmuş. kasabanın sakin ve huzurlu sokakları , özgün dokusunu koruyan çarşısı görülmeye değer. öte yandan urla, Yorgo, Sferis ve Necati Cumalı'nın doğum yeridir. Nobel Edebiyat Ödüllü Yorgo Seferis'in doğduğu ev 200 yılında restore edildi. Necati Cumalı'nın Urla'daki evi, müze olarak varlığını sürdürüyor.

PSİKOLOJİK SORUNLAR KİLO ALDIRIYOR MU?

    Son bahar ve kış aylarındaki soğuk, puslu, karanlık, yağmurlu havalardan psikolojik durumunuz olumsuz yönde etkilendiği gibi metabolizmamızda yavaşlıyor. Buna karşılık iştahımız büyük ölçüde artıyor. Özellikle karbonhidratlı, yüksek kalorili yiyecekleri soframızın baş tacı yapıyoruz. Börek, pasta, çikolata, kremalı kahve ile mutlu olmaya çalışıyoruz. Bu yüzdende şişmanlamak kaşınılmaz oluyor. 

BAHARAT YOLU NEDİR? NEREDEDİR?

     Baharat Yolu, eski çağlarda, Uzak Doğuyu Batı'ya bağlayan ticaret yollarından biriydi. Baharat günümüzden binlerce yıl önce ilk olarak Doğu ülkelerinde kullanılıyordu. Orta Çağ Avrupası'nda soyluların sofralarına da girince çok önemli bir ticaret ürünü haline geldi, ama pahalı olması nedeniyle ancak varlıklı kimseler satın alabiliyordu. Aslında tarçın, kakule, zencefil ve zerdeçal satışına dayanan baharat ticaretine Çinliler Milattan önce başlamıştı. Baharat üreten ülkelere doğrudan ulaşma yolları arandı. Sonunda Vasco da Gama 1498'de Ümit Burnu'nu keşfederek Hindistan yolunu açtı. Kristof Colomb Batı Hint Adaları'na vardı. Böylece baharat üreten ülkelere yeni yollar açıldı. Bunun sonucunda baharat ticaretinde Venedik tekeli kırılırken, tarihsel Baharat Yolu da önemini yitirdi.

CHARLES DİCKENS KİMDİR?

      İngiliz edebiyatının önemli klasik yazarlarından biri Charles Dickens'tir. Baş yapıtı sayılabilecek Oliver Twist romanıyla ün salan yazar, yoksul halkın sorunlarını anlatan sayısız roman ve uzunlu kısalı pek çok öykü kaleme almıştır. 'Yedi Yoksul Gezgin' bu öykülerden biridir. Öyküde, Dickens'in temel sorunu olan yoksulluk son derece çarpıcı bir biçimde anlatılıyor. İnsanların birbirleriyle ilişkileri, insanlık halleri, değişen değer yargıları özenle irdelenip gözler önüne seriliyor.