Japonya’daki reaktör patlamalarıyla meydana
gelen sızıntı tüm dünyada radyasyon korkusuna yol açtı. Peki radyasyon insan
vücudunda nasıl bir seyir izler, hangi organı ne kadar etkiler, kısa ve uzun
vadedeki sonuçları nelerdir?
Japonya’yı sallayan 8,9 şiddetindeki
depremden sonra Fukuşima Nükleer Santrali’ndeki reaktör patlamaları ve
radyasyon sızıntısı akıllara bir kez daha Çernobil faciasını ve radyasyonun
canlılar üzerindeki etkisini getirdi. 20. yüzyılın en büyük nükleer kazası olan
Çernobil reaktör kazası, Nisan 1986’da Ukrayna'nın Kiev bölgesine bağlı
Çernobil kentinde meydana geldi ve yıkıcı sonuçlar doğurdu.
Çernobil kazasından sonra çok sayıda
insan ilk birkaç saat içinde yüksek dozda radyoaktif iyodine maruz kaldı.
Radyoaktif iyodinin neden olduğu en önemli sağlık sorunlarından biri, çocukluk
çağı tiroit kanserleri. Zaten kazadan sonraki ilk aylarda, radyoaktif iyodin
düzeyi yüksek sütlerden içen çocuklar, yüksek radyasyon dozları aldı ve 2002
yılına kadar bu grup içinde 4000’den fazla tiroit kanseri teşhis edildi.
Şikayetler 10 Dakika Sonra Başlıyor
İnsan vücudu bir nükleer kaza
sonucu radyasyona maruz kalırsa, maruz kaldığı radyasyon miktarıyla doğru
orantılı şikayetler ortaya çıkıyor. Fakat önce maruz kalınan doz ne olursa
olsun bir prodromal dönem yaşanıyor. Tüm vücudun radyasyona maruz kalmasından
5-10 dakika sonra prodromal dönem denilen ve iştahsızlık, bulantı, kusma ve
yorulma ile giden şikayetler görülüyor.
Belirtiler Birkaç Gün Sürebiliyor
Maruz kalınan doz ne kadar yüksek ise
bu şikayetler o kadar çabuk ortaya çıkıyor ve bir o kadar şiddetli oluyor.
Diğer erken belirtiler de buna eşlik edebiliyor. Bu belirtiler; ishal,
kramplar, ateş, baş ağrısı, sıvı kaybı, dehidratasyon ve sonunda hipotansiyon,
yani tansiyonun anormal derecede düşmesidir. Bu dönem birkaç saat veya birkaç
gün sürebiliyor.
Latent Dönem Ölümle Sonuçlanıyor
Bu dönemin ardından latent dönem başlıyor.
Hastanın kendini çok iyi hissettiği ve yaklaşık bir hafta süren bu latent
dönemden sonra maruz kalınan doza bağlı olarak hematopoetik, (kan yapımına
yönelik), gastrointestinal (sindirim), serebrovasküler (kalp-damar) sisteminin
çökmesi üzerine ölüm gelişiyor.
Etkileri Yıllar Sonra Çıkıyor Ve Kanser Yapıyor
Radyoaktif maddeler vücutta tüm organları
etkiler ama özellikle hızlı çoğalan hücreler radyasyona hemen cevap verirler.
Örneğin deride kızarıklık, ülserasyon, üreme hücrelerinde sterilizasyon, gözde
katarakt, saçlı deride saç dökülmesi, bağırsaklarda ishal ve bulantı bu
reaksiyonlara birer örnektir. Bazı hücrelerde radyasyona geç cevap verirler.
Beyin, omurilik gibi dokularda onarım çok zor olur. Radyasyonun geç etkileri
ise seneler sonra ortaya çıkar. İkincil kanserler buna en güzel örnektir.
Japonya'daki depremden sonra Fukuşima nükleer satralinde çıkan yangın ve patlama, buradan kaynaklanacak radyasyonun insan sağlığına zararları konusunda kaygıları artırdı.
Ancak nükleer reaktörlerin yakın çevresinde yaşamayanların tehlikeli dozda radyasyona maruz kaldıklarını gösteren herhangi bir belirti yok.
Radyasyonun sağlık üzerinde etkileri kısaca şöyle:
- Dün akşam Tokyo civarındaki radyasyon seviyesinin 1 mikrosievert'ten az olduğu bildirildi. Bu miktar normalin 10 katı olsa da uzmanlar bu radyasyon miktarının çok düşük olduğunu ve hatta 10 mikrosievert'e denk gelen bir diş röntgeninden daha az olduğunu belirtiyor.
- Bir kişi yıl boyunca Tokyo'da bu seviyede radyasyona maruz kalsa bile bunun vücuttaki bir organın tomografisinin çekilmesi sırasında alınan radyasyon miktarının üçte birine denk geldiği kaydediliyor.
- İnsanlar zaten doğadan belli miktarda radyasyon alıyor. Uçak seyahati, rutin çene ve diş röntgenleri, MR, tomografi gibi tıbbi testlerden de radyasyon alınıyor.
- Uçuş rotasına göre, 40 bin feet yükseklikteki bir uçuş saatte 3 ila 9 mikrosievert radyasyona yol açıyor ki bu da şimdiye kadar Tokyo'da ortaya çıkandan daha yüksek.
- Genel olarak bir insan bir yılda hava ve topraktan 1 ila 10 millisievert radyasyon alıyor.
- Bin mikrosievert, 1 millisievert ediyor.
- Tüm vücudun bilgisayarlı tomografisi 20-30 millisievert, tek bir organın tomografisi ise 10 millisievertten az radyasyon veriyor.
- Radyasyon sievert birimi kullanılarak ölçülüyor ve bu insan dokularınca emilen miktarı belirliyor. Bir sievert bin millisievert ediyor.
- Bugün sabah itibarıyla Fukuşima'daki radyasyon seviyesi saatte 10 millisieverte ulaştı daha sonra 3 millisieverte düştü. Dün sabah ise bu miktarın saatte 400 millisieverte çıktığı belirtiliyor.
ŞİKAYETLER 10 DAKİKA SONRA BAŞLIYOR
İnsan vücudu bir nükleer kaza sonucu radyasyona maruz kalırsa, maruz kaldığı radyasyon miktarıyla doğru orantılı şikayetler ortaya çıkıyor. Fakat önce maruz kalınan doz ne olursa olsun bir prodromal dönem yaşanıyor. Tüm vücudun radyasyona maruz kalmasından 5-10 dakika sonra prodromal dönem denilen ve iştahsızlık, bulantı, kusma ve yorulma ile giden şikayetler görülüyor.
BELİRTİLER BİRKAÇ GÜN SÜREBİLİYOR
Maruz kalınan doz ne kadar yüksek ise bu şikayetler o kadar çabuk ortaya çıkıyor ve bir o kadar şiddetli oluyor. Diğer erken belirtiler de buna eşlik edebiliyor. Bu belirtiler; ishal, kramplar, ateş, baş ağrısı, sıvı kaybı, dehidratasyon ve sonunda hipotansiyon, yani tansiyonun anormal derecede düşmesidir. Bu dönem birkaç saat veya birkaç gün sürebiliyor.
LATENT DÖNEM ÖLÜMLE SONUÇLANIYOR
Bu dönemin ardından latent dönem başlıyor. Hastanın kendini çok iyi hissettiği ve yaklaşık bir hafta süren bu latent dönemden sonra maruz kalınan doza bağlı olarak hematopoetik, (kan yapımına yönelik), gastrointestinal (sindirim), serebrovasküler (kalp-damar) sisteminin çökmesi üzerine ölüm gelişiyor.
ETKİLERİ YILLAR SONRA ÇIKIYOR VE KANSER YAPIYOR
Radyoaktif maddeler vücutta tüm organları etkiler ama özellikle hızlı çoğalan hücreler radyasyona hemen cevap verirler. Örneğin deride kızarıklık, ülserasyon, üreme hücrelerinde sterilizasyon, gözde katarakt, saçlı deride saç dökülmesi, bağırsaklarda ishal ve bulantı bu reaksiyonlara birer örnektir. Bazı hücrelerde radyasyona geç cevap verirler. Beyin, omurilik gibi dokularda onarım çok zor olur. Radyasyonun geç etkileri ise seneler sonra ortaya çıkar. İkincil kanserler buna en güzel örnektir.
ABD Çevre Koruma Kurumu'na göre millisievert birimiyle, farklı radyasyon seviyeleri ve bunların insan sağlığı üzerindeki muhtemel etkileri ise şöyle:
50-100 millisievert radyasyona maruz kalmak, kanın kimyasını değiştiriyor.
500 millisievert: saatler içinde bulantıya yol açıyor.
700:
Kusma
750: 2-3 haftada saç dökülmesi
900: İshal
1000: Kanama
4000: Tedavi uygulanmazsa, 2 ay içinde muhtemel ölüm
10,000: Bağırsaklarda tahribat, iç kanama ve 1-2 haftada ölüm
20,000: Merkez sinir sisteminde tahribat ve dakikalar içinde bilinç kaybı. Saatler ve günler içinde ölüm.
Kaynak: Tayvan Atom Enerjisi Kurumu, Dünya Nükleer Birliği, ABD Çevre Koruma Kurumu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder