Her anlamda eş olmak; evet kocana eş olmak demek onunla bir olmaktır aslında, tersi içinde aynı durum geçerli. Ben kendi bakış açımdan yazdığım için böyle başladım cümleme...
Eş olmak, her zaman kadın olmak değil bazen anne, bazen kız kardeş, bazen arkadaş, bazense dost olmaktır sevdiğine. Bunu becerebilen çok az kadın vardır.. ki benimde hakkıyla yerine getirdiğimi düşünmüyorum asla. Çünkü yazmaya gelince herkes yazar kesilir, icraat olmasa bile.
Bazen sadece seviyorum demekle yetinir insan, yetinmemeli. Bir söz varya hani:
"Unuttuklarını hatırla, kaybettiysen ara, özlediysen git bul, kırıldıysan affet, seviyorsan söyle. ÇÜNKÜ HAYAT ÇOK KISA."
Çok doğru asla canlı çıkamayacağımız şu hayatı öylesine ciddiye alıyoruz ki bazen, sanarsın ki ebedi hayattayız, sanarsın ki karşında ki sevdiğin adam değil, hayır sanarsın ki sana silah çekmiş, nikah masasında öylece bırakmış, bir başka kadına aşık olduğunu söylemiş falan filan. Ki bunlarda aşkın önünde duracak nedenler değilya neyse...
Eş olmak her durumda affetmeyi gerektirir, bunun tersini düşünen varsa kapatsın dükkanı terketsin diyarı. Aşk asla, şeytanın oyunlarına, nefsine ve ego-gurur ikilemine satılacak ucuz bir his değildir. Benim gibi düşünmeyende bence aşık değildir. Benimde bu konuda hatalarım var ama sonradan hatayı farkedip adım atmakta bence bir erdemdir. Evet geç olsun ama güç olmasın, bu yazımı okuyupta gereğini yapmayan kalmasın lütfen !
Kısacası öyle kolay değildir mum olmak; ışık saçabilmek için yanmak gerek...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder