Kurşunlu Han, Rüstem Paşa tarafından 16. yüzyılda yaptırılmış. Mimar Sinan, Hanı, Cenevizlilerden kalma St.Michele Katedrali'nin kalıntıları üzerine inşa etmiş. Hana girdiğimizde bir avlu karşılar sizi. Duvarların arasında otlar fışkırmış, sıvaları dökülmüş, taşları aşınmış bir halde olduğunu görürsünüz hanın. Buda yetmezmiş gibi hanın içine kaçak bir bina yapılmış. Ayrıca pencereler, pimapenlerle süslenmiş. Mimar Sinan gör-se "Elinize sağlık!" diyeceğine eminim. Bir tarafta çöpler yığılmış, işten oluşan bir karalık orjinal boyası haline gelmiş. Halbuki hanlar bir sanat okulu gibiydi. Zanaatlar, burada öğrenilir, han dışına yayılırdı. Şimdi bu zanaatçılar yetişmiyor. Sanayi toplumu, seri modelini benimsediği için hızına handakiler yetişemiyor. Tüketicinin zarafeti kaybolmuş araç kullanma alışkanlıkları değişmiş. Bu nedenle el emeği ürünlere pek rağbet etmiyorlar. Plastik kaplar dururken işlenmiş bakıra ilgi göstermiyorlar. Kullanıp kullanıp atılan kaplara yöneltmişler. Aslında bir defalık kullanılan iş gören ve atılan; temizlik zahmetine kullanılmayan, saklama derdi olmayan eşyalara yöneltmişler. Hanlar, artık yolcuların, tüccarların, alışveriş için gelen esnafların konakladığı yerler değil.
20 Ocak 2014 Pazartesi
KURŞUNLU HANI NEREDEDİR? KİM TARAFINDAN YAPILMIŞTIR?
Kurşunlu Han, Rüstem Paşa tarafından 16. yüzyılda yaptırılmış. Mimar Sinan, Hanı, Cenevizlilerden kalma St.Michele Katedrali'nin kalıntıları üzerine inşa etmiş. Hana girdiğimizde bir avlu karşılar sizi. Duvarların arasında otlar fışkırmış, sıvaları dökülmüş, taşları aşınmış bir halde olduğunu görürsünüz hanın. Buda yetmezmiş gibi hanın içine kaçak bir bina yapılmış. Ayrıca pencereler, pimapenlerle süslenmiş. Mimar Sinan gör-se "Elinize sağlık!" diyeceğine eminim. Bir tarafta çöpler yığılmış, işten oluşan bir karalık orjinal boyası haline gelmiş. Halbuki hanlar bir sanat okulu gibiydi. Zanaatlar, burada öğrenilir, han dışına yayılırdı. Şimdi bu zanaatçılar yetişmiyor. Sanayi toplumu, seri modelini benimsediği için hızına handakiler yetişemiyor. Tüketicinin zarafeti kaybolmuş araç kullanma alışkanlıkları değişmiş. Bu nedenle el emeği ürünlere pek rağbet etmiyorlar. Plastik kaplar dururken işlenmiş bakıra ilgi göstermiyorlar. Kullanıp kullanıp atılan kaplara yöneltmişler. Aslında bir defalık kullanılan iş gören ve atılan; temizlik zahmetine kullanılmayan, saklama derdi olmayan eşyalara yöneltmişler. Hanlar, artık yolcuların, tüccarların, alışveriş için gelen esnafların konakladığı yerler değil.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder